Topkapi Sarayi

Turumuza, Osmanlı İmparatorluğu’nun 400 yıl boyunca yönetim merkezi olan Topkapı Sarayı ile başlıyoruz. Fatih Sultan Mehmet tarafından inşa edilen bu saray, ihtişamlı kapıları, harem odaları ve hazineleriyle dikkat çeker. Sarayda, padişahların özel yaşam alanı olan Harem, Hz. Muhammed’in sakalı ve kılıcı gibi kutsal eserlerin sergilendiği Kutsal Emanetler, padişahların mücevherleri ve tahtlarının bulunduğu Hazine Dairesi, ve devletin yönetildiği, önemli kararların alındığı Divan-ı Hümayun gibi önemli alanlar yer alır.

Sultanahmet Camii (Mavi Camii)

Osmanlı mimarisinin en görkemli eserlerinden biridir ve 1616 yılında Sultan I. Ahmet tarafından inşa edilmiştir. Altı minaresi ve zarif İznik çinileriyle İstanbul’un simgelerinden biri haline gelmiştir. Caminin içinde yer alan binlerce mavi çini, mistik bir atmosfer yaratırken, altı minare caminin ihtişamını artıran nadir bir özellik sunar. Ayrıca, 43 metre yüksekliğindeki merkezi kubbesi, büyüleyici bir mimari zarafet sağlar.

Çemberlitaş Sütunu  

Çemberlitaş Sütunu, Roma İmparatoru Konstantin tarafından 330 yılında dikilmiş tarihi bir anıttır ve İstanbul’un çok katmanlı tarihine tanıklık eder. Bu sütun, Roma’dan getirilen zafer sembolü olarak, İstanbul’un imparatorluk başkenti oluşunu kutlamak amacıyla inşa edilmiştir. Osmanlı döneminde ise yangın ve depremler sonrası restore edilerek korunmuş ve günümüze kadar ulaşmıştır.

Süleymaniye Camii ve Külliyesi

Turumuzun en etkileyici duraklarından biri, Osmanlı mimarisinin zirvesi kabul edilen Süleymaniye Camii’dir. Kanuni Sultan Süleyman adına 1557 yılında Mimar Sinan tarafından inşa edilen bu camii, sadelik ve ihtişamın mükemmel bir dengesini sunar. Süleymaniye Camii ve Külliyesi, mimari mükemmellik açısından dikkat çeker. Akustik tasarımı ve ışık sistemi, Mimar Sinan’ın dahiyane zekâsını gösterirken, külliye, medrese, hamam, imaret ve hastane gibi sosyal yapılarıyla Osmanlı’nın toplumsal yapısına dair önemli ipuçları sunar. Ayrıca, burada Kanuni Sultan Süleyman ve Hürrem Sultan’ın türbeleri yer alır, bu da Osmanlı’nın en güçlü figürlerinden ikisinin mezarlarını ziyaret etme fırsatı sunar.

Kapalıçarşı 

Kapalıçarşı, dünyanın en eski ve en büyük çarşılarından biridir ve Osmanlı döneminde ticaretin merkezi olmuştur. 4000’den fazla dükkânıyla, takılar, baharatlar, halılar ve antikalar gibi pek çok ürün sunar. Burada el yapımı takılar ve Osmanlı motifleriyle süslenmiş halılar bulunabilir. Ayrıca, Osmanlı mutfağının zengin tatlarını yansıtan baharatlar ve lokumlar da çarşının sundukları arasında yer alır. Antika meraklıları ise, tarihi objeler ve özel koleksiyon ürünleri bulma şansı yakalar.

Mısır Çarşısı

Osmanlı döneminde baharat ticaretinin merkezi olarak önemli bir yer tutar. Renkli tezgahları ve egzotik kokularıyla duyularınızı harekete geçirir. Burada, Osmanlı mutfağında kullanılan nadir baharatları keşfetmek mümkün. Ayrıca, geleneksel Türk tatlıları olan lokum ve şekerlemeleri deneme fırsatınız olur. Sağlık için şifalı otlar ve doğal bakım ürünleri de çarşıda satılan diğer ürünler arasında yer alır.